Meme kanserinde risk faktörlerini en aza indirme açısından hastalığa neden olabilecek potansiyel olgular ortadan kaldırılmalıdır diyen Uzman Dr. Nagehan Bilgili Özgür, bu nedenle hormonlu gıdalardan, yağlı yiyeceklerden, alkol ve sigaradan uzak durulması gerektiğinin altınızı çizdi. İlk doğumu 25 yaşından önce yapmak da meme kanserinde riski en aza indiriyor. Dr. Özgür şöyle devam etti, “Tüm bu faktörlerle beraber A, C, E vitaminleri ile likopenin, beta karotenin ve antioksidanların yetersizliği de meme kanserinde ciddi tehlike arz eden faktörlerdir. Bununla beraber bu kanser türünde genetik yatkınlığı da unutmamak gerekiyor. Anne ya da kız kardeşinde kanser geçmişi mevcut ise risk grubu daha da belirgin olmaktadır. Bu sebeple ailede böyle hikayesi bulunanların mutlaka düzenli kontrole gitmeleri gerekir.”
Erken Dönemde Tanı ile Tedavi Mümkün
Günümüzde pek çok nedenden dolayı meme kanseri vakaları artıyor. Ancak bununla beraber yaşanan gelişmeler tedavi yöntemlerini de geliştirmekte, hasta bu hastalıktan kurtularak rahat bir yaşam sürebilmektedir. Kanser tanısı konulan hastaların hayata küsmemeleri gerektiğini belirten Dr. Nagehan Bilgili Özgür yaşama sıkı sıkı sarılıp morallerini yüksek tutmalı ve yaşanabilecek sıkıntılı durumları en aza indirme açısından iyi bir şekilde bilgilendirilmeleri gerektiğini dile getirdi. Ayrıca hastaların günlük yaşamlarını bir şey olmamışçasına devam ettirmenin tedaviye büyük katkı sağladığını söyledi.
Meme kanserinde tanı ardından hastalığın başka kısımlara yayılıp yayılmadığı da araştırılmalıdır. Eğer kanser sadece meme ile sınırlı ise uygun cerrahi yöntem için plan yapılır. Her meme kanseri vakasında uygulanacak cerrahi yöntem ile memenin tümünün alınması gerekmez. Tümörün bulunduğu alana göre meme koruyucu cerrahi yöntemleri uygulanır. Bu cerrahi uygulamada memenin tümü değil tümörün bulunduğu kesim alınır.
Meme Kanserine Karşı En İyi Savaşçı: B vitamini
Güçlü bir bağışıklık sisteminin tüm hastalıklarda olduğu gibi meme kanserinden korunmada da etkili olduğunu belirten Dr. Özgür her gün düzenli olarak lif ve probiyotik maya içeren gıdaların alınmasının gerektiğini belirtti. Dr. Özgür şöyle devam etti, “Süt, yoğurt gibi gıdaların tüketimi de bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi ile kanser riskini azaltan önemli faktörlerin başında gelmektedir. Son yıllarda yapılan bir takım çalışmalar, B vitamininin meme kanseri riskini azaltabildiğini gösterdi. Yapılan bir başka araştırmada da meme kanseri teşhisi konulan ve B vitamini eksikliği olan hastalarda, B vitamini düzeyi normal olanlara göre metastaz riskinin daha yüksek olduğu ortaya koyulmuştur. Süt ürünleri, tereyağı, balık, yumurta sarısı B vitamini yönünden zengin olan besin gruplarıdır.Tüm bunlarla beraber günlük yapılacak 1-2 saatlik egzersizler de meme kanseri riskini düşürmektedir.