Geniz eti problemi özellikle küçük çocuklarda ortaya çıkan ve aileleri de yer yer endişelendiren bir sağlık problemidir. Ancak gerekli tedbirler dahilinde geniz eti ile ilgili sorunlarda endişeye gerek yoktur. Geniz eti şişmesi durumunda ne yapılması gerektiğini ve tedavi sürecini Meltem Hastanesi doktorlarından Doç. Dr. Ahmet Hamdi Kepekçi anlattı.

Öncelikle geniz etinin tanımının yapılması gerektiğini söyleyen Doç. Dr. Ahmet Hamdi Kepekçi, “Geniz eti dediğimiz oluşum burnun arka tarafındaki boşlukta bulunan bademciğe benzeyen, daha çok salkım gibi görünen yapıdır. Geniz eti dediğimiz bu oluşum tüm çocuk ve yetişkinlerde bulunur. Geniz eti normalde insanı rahatsız etmez. Ancak bazı nedenlerden dolayı büyümüş geniz eti kişiye ya da küçük çocuğa oldukça sıkıntı yaşatır.” dedi.

Geniz etinin büyümesi dahilinde üst solunum yollarında tıkanmalar olacağını belirten doktor Kepekçi sözlerine şu şekilde devam etti, “Üst solunum yollarında şişmeye bağlı olarak daralma meydana gelir. Östaki tüpü dediğimiz oluşumun bu şekilde çalışması düzensizleşir. Bu bağlamda burundan nefes almaya olanak kalmaz.” şeklinde konuştu.

“Sadece Burundan Nefes Almak Sağlıklı Değil”

Bu gibi şişme durumunda çocuğun geceleri ağızdan solumaya yöneldiğini belirten Kepekçi ayrıca horlama, tekrarlayan geniz iltihapları, işitme zorluğu, ağızda kuruluk, orta kulak iltihabı gibi şikayetlerin artacağını dile getirdi. Kepekçi, “Çocuk, burnu tıkalı olduğu için sürekli ağızdan nefes almaya yönelir ki bu hiç sağlıklı değildir. Her bir yapının kendine has bir görevi vardır. Sağlıklı bir birey burnundan nefes alıp vererek vücut dengesini korumalıdır. Bu sebeple sürekli ağızdan nefes alma durumları sağlığı ciddi manada tehlikeye sokar.” dedi.

Günümüzde Hangi Tedavi Şekli En Uygunudur?

Geniz eti büyümesi dahilinde bazı tedavi yöntemlerinin olduğunu belirten Dr. Kepekçi, “Öncelikle gerekli teşhisler konduktan sonra çocuğun ilaçla tedavi edilip edilemeyeceğine bakılır. İlk etapta iltihabı ortadan kaldırma amaçlı antibiyotikler kullanılabilir. Ancak bunun için iltihabın türüne bakmak gerekir. Bu da yine doktor muayenesi ile belirlenecektir. Fakat iltihap kendini tekrarlayan nitelikte ve ilaca cevap vermiyorsa mutlaka en kesin çözüm olan geniz eti ameliyatı yapılmalıdır.” şeklinde konuştu.

Günümüzde geniz eti ameliyatını oldukça sağlıklı ve pratik bir şekilde yapabildiklerini belirten Dr. Kepekçi, ailelerin bu konuda herhangi bir tereddütte kapılmamalarını, çocuğu büyük bir sıkıntıdan kurtaracaklarını unutmamalarını dile getirdi. Çocuk tedavi edilmez ileriki dönemlerde çocukta kalıcı sağlık sorunlarının çıkabileceğinin de altını çizdi.

Ameliyat Öncesi Hazırlık Süreci Nasıldır?

Ameliyattan bir gece önce saat gece 12’den sonra hiçbir şey yenmemesi gerekiyor. Şayet hastanın periyodik olarak kullandığı ilaçlar varsa bunları doktoruna danışarak almalıdır. Ayrıca çocuğun geniz eti ameliyatı olmadan 3 hafta önce herhangi bir şekilde aşı olmaması gerekiyor.

Ancak çocuğun mutlaka olması gereken bir aşısı söz konusu ise Dr. Kepekçi, “Bunun ameliyattan 3 hafta önce olması gerekiyor. İster çocuk olsun ister erişkin eğer üst solunum yollarında bir enfeksiyon söz konusu ise ameliyat yapılmamaktadır. Bu sebeple geniz eti problemi yaşayan kişinin üşütmemesi, diğer kişilerden temastan kaçınması kısacası hasta olmaması gerekiyor.” dedi.

Uzman Doktor Mutlaka Her Bir Detayı Bilmelidir

Hasta ameliyat öncesinde şayet bir sağlık sorunu varsa bunu mutlaka doktoru ile paylaşmalıdır. Kronik bir rahatsızlık, sürekli kullanılan ilaçlar, kanamaya eğilimi, alerjik problemler, genetik rahatsızlıklar, kalp pili veya ritim bozukluğu, göz tansiyonu varlığı, yüksek tansiyon, diş protezi, sara hastalığı, hamilelik gibi durumlar var ise ameliyat öncesi mutlaka doktora bildirilmesi gerekiyor.

Ameliyat Nasıl Gerçekleşir?

Ameliyat süreci hakkında bilgiler veren Doç. Dr. Ahmet Hamdi Kepekçi, “Ameliyatı genel anestezi altında anestezi uzmanımızın yardımcı ile gerçekleştiriyoruz. Narkoz vererek uyuttuğumuz çocuk operasyon sırasında herhangi bir şey hissetmemektedir. Hasta uyutulduktan sonra hastanın ağzından giriş yapılarak küçük dilin üst kısmında konuşlanmış olan büyümüş geniz eti çıkarılır. Kanamanın da kontrolü sağlandıktan sonra operasyon güvenli bir şekilde bitirilir. Geniz eti tedavisinde ilaçla geniz etini küçültmeye gidilmesi sayılmazsa en kesin ve tek çözüm cerrahi ameliyattır.” dedi.

Ameliyat Sonrasında Nelere Dikkat Edilmelidir?

Geniz eti ameliyatı sonrasında hastayı aynı gün taburcu ettiklerini söyleyen Dr. Kepekçi, bazı beklenmeyen komplikasyonlarda hastayı 1 günlüğüne hastanede misafir edebildiklerini söyledi. Ameliyat sonrası spreyler ve ağrı kesici ilaçlar ile iyileşme sürecinin hızlandırılabileceğini belirten Kepekçi, ilk 2-3 gün yumuşak gıdaların verilmesi gerektiğini, sıcak ve baharatlı yiyeceklerden uzak durulması gerektiğini, sıvı gıdalara ağırlık verilmesi gerektiğini dile getirdi. 4 gün sonunda ise boğaz tahriş edebilecek, ekmek kenarı, cips gibi sert gıdalar dışında normal yemek yenebileceğini söyledi.

Ameliyatı takiben ortalama 2 gün sonra fazla durmamak şartı ile banyoya da girilebileceğini söyleyen Kepekçi ameliyat sonrası spor gibi faaliyetlere bir süre ara verilmesi gerektiğini de sözlerine ekledi. Ayrıca okula da 1 hafta ara vermek çocuk sağlığı açısından önemli. Ameliyat sonrası 6 haftalık süreçte çocuğun aşı olmaması da önemli bir detay.

Burundan Nefes Almak Kolaylaşacak

“Geniz eti ameliyatı çoğunlukla başarılı geçen bir operasyondur” diyen Dr. Kepekçi, kanama gibi bazı istenmeyen durumlar ortaya çıkabileceğini ancak bunun da önüne geçilebildiğini sözlerine ekledi. Şayet geniz eti problemi nedeniyle başka sağlık sorunları ortaya çıkmış ise (alt hava yollarının iltihabı, orta kulakta hasar) iyileşme biraz gecikebilir. Hastaların bazılarında geniz eti büyümesi kendisini tekrarlayabilir. Bu gibi durumlarda operasyonun yeniden yapılması uygun görülebilmektedir. Ancak ameliyat başarılı bir şekilde bitirilmiş ve hastanda herhangi bir komplikasyon görülmemiş ise çocuk rahat nefes almaya başlayacak, üst solunum yollarındaki sorun ortadan kalkmış olacaktır.

Ameliyata Dair Riskler Mevcut Mu?

Ameliyata dair ciddi risklerin bulunmadığını belirten Dr. Kepekçi konuyla ilgili şunları söyledi, “Ameliyat akabinde birtakım yan etkiler görülebilir. Örneğin kısa süreli yutkunma güçlüğü, huzursuzluk ve uyku hali, geçici olarak burundan konuşma gibi… Ancak yumuşak damak geniz arka duvarına yeniden dayanmaya alışınca burundan konuşma ortadan kalkar. Ağzı açmak için ameliyatta bir alet kullanıyoruz. Bu sebeple önceden hasarlı olan dişler var ise bu operasyon sonrasında diş kaybı görülebilmektedir. Kanama ortaya çıkıyor ve bu solunum yoluna gidiyor ise bunu önlemek için yeniden ameliyat yapabiliyoruz.” dedi.

Bununla birlikte çok nadir olarak görülen yan etkilerden de söz eden Dr. Kepekçi boyun lenf bezlerinin iltihabı gibi enfeksiyonel durumlar, şiddetli kanama, burundan konuşmanın kalıcı olabilmesi, östaki borusunda yara izi kalması ve bu sebepten doğabilecek orta kulak sıvı birikimi gibi durumların baş gösterebileceğini ancak bunların çok nadir görülen ve tedavisinin mümkün olan durumlar olduğunu dile getirdi. Ameliyat öncesi yapılacak detaylı muayeneler ile olumsuz herhangi bir durum ortaya çıkmadan ameliyatı başarılı bir şekilde gerçekleştirdiklerini sözlerine ekledi.